Beslenme çocuk için en vazgeçilmez ihtiyaçtır. Bu ihtiyaç çocuk dünyaya gözlerini açar açmaz başlar. Birkaç saat içinde yeni doğan yavru annesini emmeye başlar. İyi beslenen ve sindirebilen çocuk sağlıklı olur. Beslenme çocuğun gelişimini etkileyen en önemli faktörlerden biridir.
Fakat zamanla bazı nedenlerden dolayı bu durum bozulur. Ve beslenme sorun halini alabilir. Yemek yeme sorunları başlangıçta önemsiz olabilir. Çocuğun bunlardan vazgeçemeyeceğinin bilinmesi gerekir.
Çocuklar zor yemek yedikleri bir dönemden geçebilirler. Bu duruma karşı başvurulan en sık yöntem zorla yemek yedirmektir. Sevmediği yemeği yemesi için zorlanan çocuk , yemeğe karşı olumsuz bir tutum takınır. Bu olumsuz tutumun nedeni , çocuğun iştahsızlığından çok , istemediği bir şeyi zorla yaptırmanın hoşnutsuzluğundan kaynaklanabilir.
Annelerin iştahsız diye adlandırdıkları yemek yememe belki de en sık rastlanan davranış sorunları arasındadır. İştahsız çocuğun yemeği reddetmesinin sebepleri arasında , annesinin çok uğraşması , çocuk üzerinde fazlaca yoğunlaşması olabilir.
Çocuk dikkatleri kendi üzerine çekmenin, kendi önemini anlayabilmenin en güzel yolunu keşfetmiştir. Boğazından geçen her lokmanın anne tarafından nasıl algılandığını anlamıştır. Bir lokma için bütün bir ev halkını çevresinde dolaştırmayı başarmıştır.
Yeme sorununun bir diğer sebebi , iştahsızlığın kişiden kişiye değişmesidir. Yetişkinlerde olduğu gibi bazı çocukların iştahları az olur. İştahın az olması karşısında yemeye zorlama, kandırma, ceza ile tehdit etme, yalvarma yollarına gidilerek yemek zamanı hoş olmayan vakitlere dönüştürülmemelidir. Bu davranışlar çocuğu yemeğe karşı olumsuz olarak şartlandırır.
Yemek sorunu karşısında neler yapılabilir ? sorusunun çözümlerini tekrar özetlemeye çalışırsak:
1. Yemek öncesi temizlik çocuğu psikolojik olarak yemeğe hazırlar. Bu hazırlık yeme isteğini uyandırır.
2. Yemek saatinde çocuğun çok yorgun olmamasına, yemekten önce mümkün mertebe çocukla aramızda olabilecek sürtüşmelerden kaçınmaya dikkat etmek gerekir.
3. Yemekleri çekici bir şekilde sunmak gerekir. Üzerinde sevdiği figürler olan hayvan vs. renkli tabak , kaşık , çatal , bardak çocuğun yemekle ilgilenmesini sağlar.Kendi isterse yeme fırsatı erken yaşlarda da verilmelidir.
4. Tabağı aşırı bir şekilde doldurulmamalı, azar azar koyma yoluna gidilmelidir. Hem bu şekilde çocuğun bitirmeyi göze alamadığı yemeğe başlama cesareti kırılmamış olur. Çocuk sürekli bitirme zorunda bırakılıyor ise bu kez de bitiremeyeceği bir işe hiç başlamak istemez. Çocuk yemeği bitirmekte zorlanıyorsa – siz azda koymuş olsanız- bir sonraki öğünde ona bitirebileceği söylenir.Yemediğinde öğünler arası bir şey verilmemelidir.
5. Sevmediği önemli besinler çocuğun sevdiği yemeklerle birlikte pişirilebilir yada içine katılabilir türden ise bu yola başvurulabilir.
6. Uygulanacak en iyi yöntem çocuk yemediği zaman bunu bir mücadeleye dönüştürmeden bu konuda onunla fazla ilgilenmemektir. Hiçbir çocuk yemeden uzun süre dayanamaz. Çocuk bu yolla etrafındakilerin ilgi ve dikkatlerini çekmeyi başardığı andan itibaren bu davranışı devam ettirebilmek için yemeği reddedebilir.
7. Yemek vakitleri bütün ailenin beraberce oturup , hoşça sohbet edebildiği , keyifli , neşeli bir ortama dönüştürülmeli. Böylesi bir ortamda iyi duygular içerisinde geçen yemek saatleri olumlu duyguları geliştirir.
Psikolog
Betül Sırma