Oğlumun okulunda okuma bayramı için bir Karagöz Hacıvat oyunu çalışılıyormuş. Aslında kendisinin başka rolü var, bu oyunda değil. Ama bu oyunun da baş kısmını ezberleyip evde kardeşine öğretti kaşla göz arasında, sonunu hatırlayamadığımı için kendimize göre uydurduk.
Oyuncular:
Zülfikar (7 yaş)
Zührenur (4,5 yaş)
Hacıvat: Karagözüm Karagözüm!
Karagöz: Ne var çekirdeksiz üzüm, sabah sabah benden ne istiyorsun?
Hacıvat: Günaydın günaydın!
Karagöz: Hayrola Günay dayına ne olmuş?
Hacıvat: Günay dayın değil yani iyi sabahlar! Bugün oğlumun okuma bayramı var.
Karagöz: Kurban Bayramı, cumhuriyet bayramı.. Yahu bu bayram yeni mi çıktı, ben hiç böyle bir bayram duymadım.
Hacıvat: Nasıl duymazsın? Sen hiç okula gitmedin mi? Hiç mürekkep yalamadın mı?
Karagöz: Hopalla! Hacıvat delirdi galiba.
Hacıvat: Delirmedim Karagözüm. Okula gidene mürekkep yalamış denir.
Karagöz: Yaa öyle mi?
Hacıvat: Tabi ya, öyle! Hadi gel oğlumun okuma bayramına gidelim. Yar bana bir eğlence medeet!
Karagöz: Geliyor kafana tencere sepet!