Çocukların hastalıkları ebeveynlik hayatımızda en çok üzüldüğümüz zamanların başında geliyor herhalde.
Hastalığın ebeveyn için de çocuk için de bir anlamı olmadan yaşanması daha da yıpratıyor..
Oğlum hafta sonu biraz hastaydı, bugün yine biraz hasta. Yorgun, bitkin yatıyor.
Acaba diyorum, yaşadığı duygular hakkında ne düşünüyor? Yaşadığı şeyin, hastalığın “kötü” olduğunu düşünmesi halsizlikten daha büyük acı veriyor insana.
Gittim yanına ve biraz anlatmaya çalıştım.
Oğlum biliyor musun aslında hastalıklar sırasında kötü hissederiz ama hastalıkların çok faydaları vardır:
– Mesela hastalıklardan sonra vücudumuz güçlenir. Kanımızın içindeki asker gibi maddeler, vücudumuza giren mikroplarla savaşır.
Ve savaştıkça daha da çok güçlenirler. Yani hastalık bittiğinde güçlenmiş olursun. (Antibiyotiksiz geçebilecek bir hastalık için antibiyotik kullanılmışsa daha da zayıflaşıyor vücut o ayrı konu tabi)
– Sonra hastalıklar sayesinde sağlığımızın önemini hissederiz. Bir yerimiz ağrımadan koşabilmek yürüyebilmek ne kadar güzelmiş deriz.
Hastalık geçince sağlığımıza kavuşunca çok değişik bir mutluluk yaşarız, Allah’a daha çok şükrederiz. Hastalıksız olmak ne kadar değerli bir nimetmiş deriz.
– Sonra hastalık sırasında acizliğimizi anlarız. Yani acizlik, hasta olmaktan kaçamamak demek. Vücudumuz demirden taştan değil diye düşünürüz.
Hiç hasta olmayan bir Allah. O’nun ne kadar büyük olduğunu bizim gibi aciz olmadığını düşünürüz. O’nun gücünden yardım isteriz. Bizi iyileştir diye dua ederiz. İnsan olmanın en güzel yanı belki bu, dua etmek. Hayvanlar bunu yapamaz.
Bunları anlatınca ben daha iyi hissettim 🙂 O da daha iyi hissetti galiba biraz toparlandı.
Anlamaz ki bunları demeyin, 4-5 yaş üstü çoğunlukla anlar, altı da anlar.
Güzel duygular yaşamak ister, anlamak ister, çünkü hasta çocuk hisseder.