Bu kategoriye en son koyduğum yazıya baktım da, ta nisan ayında koymuşum. Oysa ki bu bölümdeki yazılar benim için çok önemli, Çocukta İç disiplin mi Dış Disiplin mi kitabının bu sitenin açılmasında etkisi çok büyük. Bu kitabı okuduğumda bunları her anne baba bilmeli demiştim ve paylaşmaya karar vermiştim. Ama ne yapayım kitabı elime alıp da yazamamışım birkaç aydır.
Hemen başlayayım. En son çocuklara yaptığımız övgülerin yol açabileceği sorunlar üzerine duruyorduk.
Övgü Çocuğun Kendini Değerlendirmesine Uymayınca:
"Çocuklar kendi değerlendirmelerine uymayınca yapılan övgüyü önemsemezler çünkü onlara gerçek gelmez. "
Anne: Kumdan kaleni ne güzel yapmışsın.
Çocuk: Hiç de değil Ayşe’ninki daha güzel.
Övgü çocuğun kendisiyle ilgili görüşlerine uymuyorsa yetişkinlerin kendisini anlamadığını ve duygularını kabul etmediğini düşünür. Şu cevapları verirler:
“hiç de iyi değil”
“güzel değilim”
“beni kandırmak için öyle söylüyorsun”
“resmim çok kötü oldu”
“çok daha iyi yapabilirdim”
“Kişi sorununu paylaşırken onu övmek iletişim engelidir”
“Böyle zamanlarda övgü anne/ baba -çocuk arasındaki iletişimde engel oluşturur. Ana babalar ve öğretmenler çocuğun kendini kötü hissettiğini anlamayınca, çocuklar onlarla daha fazla konuşmaya gerek duymazlar. Bu nedenle yetişkinler yersiz övgülerle çocuklarına danışmanlık yapma fırsatını kaçırmış olurlar”
Çocuk bir şeyi güzel yapmadığını düşünüyorsa illa ki onu överek yaptığının güzel olduğunu kabul ettirmeye çalışmak onu anlamamak oluyormuş, ilginç bir durum değil mi? Anne baba iyi bir şey yaptığını düşünür oysa ki bu durumda. Ne olursa olsun çocuğu övmek değil, ne olursa olsun çocuğu anlamak gerekiyor demek ki.
Övgü Kardeşler Arası Rekabeti Arttırır
"Ana babaların her zaman her çocuğu eşit olarak övmesi olanaksız olduğundan çocuklar, yetişkinlerin kendilerine haksızlık yaptığını düşünürler ya da kendilerini daha iyi göstermeye çalışırlar (kardeşe yapılan övgüleri almak için)"
"Anne ve babamın beni ağabeyim John’dan daha fazla övdüklerini anımsadıkça üzülürüm. Ağabeyim büyürken hatta yetişkin bir insan olduğunda bile anne babama kendini beğendirmek için çok çabaladı, ama başardığı zamanlar çok az oldu. Tüm yaşamı boyunca onları düş kırıklığına uğrattığına ve benim de onların gözdesi olduğuma inandırıldı. Kendisine saygı duymadı, çok incindi. "
Her çocuğun kabiliyeti bir diğerinden farklıdır. Kardeşlerinin içinde bir çocuğu bir kabiliyetinden dolayı sürekli övmek, diğer kardeşlerin kıskançlık ve haset duygularını alevlendirebilir. Kabiliyetlere olumlu vurgular yapmak ve gelişmesine yardımcı olmak herkesin içinde övmekle değil, başka yollarla yapılmalı sanırım.
Övgü Karar Verme Yeteneğinin Gelişmesin Engel Olur
"Çocuklar büyürken ve ileriki yaşamları için önemli kararlar almak zorundayken ana babalarının onayına ve övgüsüne bağlı kalmaları, çıkarlarına uygun karar vermelerini engelleyebilir. Meslek seçiminde yapılan yaşamsal yanlışların nedeni ana babanın arzusuna uymaktır. (Annemle babam avukat olmamı istedi aslında ben sanatçı olmayı yeğlerdim)"
Çocuk sırf övgümüze sadık kalabilmek için ya da övgümüzü istediği için yanlış kararlar alabiliyor, istemediği şeyleri yapabiliyormuş demek ki.
Övgülerin yol açtığı olumsuz sonuçlar burada bitti.
Çoğu anne baba “eee, çocuğu övmeyeceğiz de yaptığı güzel şeyleri, hoşuma giden şeyleri takdir ettiğimizi nasıl söyleyeceğiz, övmeyeceğiz de ne yapacağız diye soruyorlar haklı olarak. Bir sonraki yazıda da bundan bahs edeceğiz, çocukları övmeyeceğiz peki ne yapacağız sorusuna cevap bulacağız.