18 Mart akşamı Ümraniye Kültür Merkezinde Doğan Cüceloğlu’nu dinledik daha doğrusu izledik. Etkinliğin adı konferanstı ama bu sıkıcı kelimeyle alakası olmayan bir show izledik resmen. Ne yalan söyleyeyim Doğan Cüceloğlu’nun akademik çalışmalar yapan biri olduğunu da bildiğim için biraz daha aristokratça bir konuşma bekliyordum. Oysa yaşlı olmasına rağmen sahnede sürekli gezinerek bazen yerlere oturarak, cümlelerini daha çok beden dili ve ilgi çekici usta mimiklerle anlatarak mesaj veren tam bir “iletişimci” imiş.
En çok aklımda kalan yüz baskın yaşam ve can baskın yaşam kavramları olmuş. Yüz baskın yaşamda elalem ne der kayıgısı taşınıp yüzlerin aldığı ifadeler önemsenirken, can baskın yaşamda ise, bir canın başka canlar için kaygı duyarak ve onlara dokunarak hayat sürmesi söz konusu.
Konuşmanın büyük bir kısmında yaşam başarısının okul başarısından daha önemli olduğunun altını çizdi. Yaşamında başarılı olmayıp mesleğinde çok başarılı olmanın başarı anlamına gelmediğini, bu durumdaki bir çok insanı örnek vererek anlattı. O arada yaptığı bir espriye çok güldüm. Konuşmalarımda insanların meslek başarılarını hemen suratlarından anlarım dedi. En asık suratlısı en üst rütbelidir, sorarım hemen genel müdür müsünüz, vali misiniz, nereden anladın diye sorarlar. İçimden derim ki asık suratından. Asık suratlılık derecesi azaldıkça rütbeler de düşer..
Bu sefer ses kayıt cihazımı unutmadım ve konuşmayı kayıt ettim. Eşimin çocuklarla çıkıp son yarım saatini yalnız dinlediğim kısım daha net çıkmış tabi çocuk seslerinden azade olarak. O kısmı iki parçaya böldüm. Mimikleri ve showu görmeden dinlemek sizin için çok eksik olacak olsa da iz bırakacağına eminim, anne babalıktan bahs ediyor bu iki kısım..
Ses kaydını sitedeki video bölümünden dinleyebilirsiniz:
https://www.annenotlari.com/video/7089/dogan-cuceloglu-keskesiz-bir-yasam-dinleyin